Kıssadan Hisse...
İş adamı tıraş olurken bir yandan da berberiyle sohbet etmektedir.. Derken, kapının önünden ağır ağır geçmekte olan paspal bir çocuk görürler. Berber, iş adamının kulağına fısıldar; 'Bu çocuk var ya, dünyanın en aptal çocuklarından biridir! Bak; dikkat et şimdi...'
Berber çocuğa seslenir: 'Ali, buraya gel!'
Bunun üzerine çocuk sakince dükkâna girer ve yüzündeki aptalca sırıtmayla berberi selamlar. Berber işadamının kulağına sessizce, 'bak şimdi' diye fısıldar ve bir elinde 5 liralık, diğer elinde 50 liralık bir banknot olduğu halde çocuğa sorar:
'Hangisini istiyorsan alabilirsin?'
Çocuk dalgın dalgın bir 5 liraya bir de 50 liraya bakar ve sonunda 5 liralık banknotu hızlıca çekerek berberin elinden alır. Berber işadamına döner ve gülerek:
'Gördün mü? Sana söylemiştim.' der.
Tıraş bitince işadamı sokağa çıkar ve az ileride kendi kendine oynayan Ali'yi görür. Yanına giderek, neden 50 liralık değil de, 5 liralık banknotu aldığını sorar. Çocuk hiç de aptalca olmayan bir sırıtmayla yanıt verir:
'Eğer 50 liralığı alırsam oyun biter!'
Dale Carnegie diyor ki,
"Allah'ın bile insanlar hakkındaki hükmünü, ömürleri sona erdikten sonra verdiğine inanırken... Biz kim oluyoruz da insanları birkaç kez görmek, iki-üç yazı okumak, birkaç dedikodu dinlemekle yargılama hakkına sahip olabiliyoruz!"
6 yorum:
Çok anlamlı bir hikaye...
harika bir yazı olmuş!
HARİKA BİR HİKAYE ..ASLINDA NE KADAR AKILLI OLDUGUNU KANITLAMIŞ ÇOCUK..
APTALIK KİM OLDUGU AŞİKAR:))
SEVGİLER
Üstünde düşünmek ve uygulamak gerek
Arzu'cum, o kadar anlamlı ki; özellikle ön yargılı insanlar için.
Cicibebe, teşekkürler cnm.
Neşecim, benden de sevgiler:)
Sevgili sarkaç, Dale Carnegie'nin sözünü herkes tekrar tekrar okumalı ve yargılama yapmadan önce bir kez daha düşünmeli değil mi?
Sevgiler..
tüm yazıların için yüreğine sağlık canım,hepsi birbirinden anlamlı ve düşündürücü...sevdiklerimize çok istesekte zaman ayıramıyoruz çok yazık:(samsundan kocaman sevgiler...
Yorum Gönder